Kumar Oynama Bozukluğunun Tedavisinde Bilişsel Davranışçı Terapi
Bağımlılık kavramı, başlangıçta alkol ve uyuşturucu madde kullanımının doğurduğu sağlık sorunlarını ifade etmek amacıyla kullanılmıştır. Ancak yapılan araştırmalar, alkol ve uyuşturucu bağımlılığına benzer davranış şekillerinin diğer alanlarda da gözlemlendiğini ortaya koymaktadır. Bu bağlamda, bilim insanları, alkol ve uyuşturucu bağımlılığından ayrı değerlendirilmesi gereken davranışsal bağımlılık belirtileri üzerine veri toplamışlardır. Günümüzde bağımlılık kavramı, sadece kimyasal maddelere değil, aynı zamanda kumar, internet kullanımı, video oyunlarına aşırı katılım gibi çeşitli davranışları da içeren geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
Davranışsal bağımlılık, bireylerin içsel dürtülerle başa çıkamadığı ve bu dürtülere boyun eğdiği durumları ifade etmektedir. Alışveriş bağımlılığı, bireylerin içsel boşluklarını doldurmak veya duygusal bozukluklarını gizlemek için alışveriş yapma dürtüsüne karşı koyamadığı ve bu dürtülere boyun eğdiği bir tür davranışsal bağımlılık örneğidir. Bu bağlamda, kumar oynama bozukluğu özelinde yapılan çalışmalar, bu davranışın sadece finansal değil, aynı zamanda sosyal, meslekî ve psikolojik sorunlar doğurabileceğini göstermektedir. DSM-V'e göre, madde kullanımı ile ilişkili olmayan bağımlılıklar sınıflandırmasında yer alan ilk bağımlılık, davranışsal bağımlılıktır. Kumar oynama bozukluğu tedavisinde çeşitli yöntemler önerilmektedir, ancak bilişsel-davranışçı terapinin etkinliği vurgulanmaktadır. Bilişsel-davranışçı terapi ve kumar oynama bozukluğu belirtilerini azaltma, nüksü önleme ve yaşam kalitesini artırma konusunda etkili olabilir.
Kumar Bağımlılığının Yaygınlığı
Dünya genelinde kumar bağımlılığı giderek artan bir sorun hâline gelmiştir. Avusturya'da yapılan bir çalışma, düzenli kumar oynayan kişilerin kumar bağımlılığı belirtileri gösterme olasılığının aralıklı oynayanlara göre üç kat daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Toronto'daki bir evsizler yurdunda yapılan araştırma, yaşam boyu problemli kumar oynama oranının %10 olduğunu ve bu grubun %25'inin aşırı kumar oynama sorunu yaşadığını göstermiştir. Kanada'da gençler üzerinde yapılan bir başka araştırma, son 12 ay içinde kumar oynayan gençlerin %2.22'sinin problemli kumar oynama davranışı sergilediğini göstermiştir. İspanya'da yapılan bir çalışma, online kumarın yasal hâle gelmesinin ardından sorunlu kumar oynama davranışında artış olduğunu belirtmiştir. İngiltere ve Galler'deki bir araştırmaya göre, öğrenciler arasında problemli kumar oynama oranı %5.6 olarak tespit edilmiştir. Kuzey Kıbrıs'ta yapılan bir çalışma ise ülkedeki kumar oynama oranının %79.8'e yükseldiğini ve problemli kumar oynama oranının %3.5 olduğunu rapor etmiştir. Bu çalışmalar, kumar bağımlılığının dünya genelinde toplumsal bir endişe kaynağı olarak hâlâ artış gösterdiğini göstermektedir.
Kumar Bağımlılığında Komorbidite
Kumar bağımlılığı, çeşitli hastalıklarla bir arada görülebilen karmaşık bir durumu ifade eder. Dürtüsellik, kişinin düşünmeden veya düşüncelerini kontrol etmeden, bir eylemi aniden gerçekleştirme eğilimidir. Bu eylem, genellikle anlık tatmin veya arzunun tatmini için yapılır ve mantıklı düşünce sürecinden ziyade içgüdüsel bir tepki olarak ortaya çıkar. Dürtüsellik, bir kişinin davranışlarını kontrol etmede zorluk yaşamasına ve uzun vadeli sonuçları düşünmeden anlık kararlar almasına yol açabilir. Bir araştırma, dürtüsel alışveriş yapma hastalığına sahip bireylerin sıklıkla dürtüsel kumar oynama davranışına da sahip olduğunu göstermiştir. Çin'deki bir çalışma, problemli kumar oynama davranışının anksiyete, depresyon ve internet bağımlılığı ile birlikte görüldüğünü belirtmiştir. Diğer araştırmalar, aşırı kumar bağımlılığı bulunan bireylerin madde kullanımı, depresyon, kişilik bozuklukları ve diğer psikiyatrik eş tanı hastalıkları ile ilişkilendirildiğini göstermiştir. Hapishanedeki mahkûmlar arasında yapılan bir çalışma, kumar bağımlılığı tanısı alan kişilerin antisosyal kişilik bozukluğu, madde kullanımı ve diğer bozukluklara daha yatkın olduğunu ortaya koymuştur. Genel olarak, kumar bağımlılığı ile çeşitli psikiyatrik sorunların ilişkili olduğu görülmektedir.
Tedaviler
Farmakoterapi
Farmakoterapi, hastalıkların tedavisinde ilaç kullanımını ifade eden tıbbi bir terimdir. Bu terapi, hastalığın semptomlarını hafifletmek, kontrol etmek veya iyileştirmek için farmasötik ürünlerin kullanılmasını içerir. Farmakoterapi genellikle hastalığın nedenine veya semptomlarına yönelik olarak belirlenmiş bir tedavi planı dahilinde gerçekleştirilir. Bu terapi, ilaçların yanı sıra, hastalık yönetimi için diğer tedavilerle birlikte de kullanılabilir. Farmakoterapi, davranışsal bağımlılıklar ile madde bağımlılıkları arasındaki ilişkinin tam olarak anlaşılamadığı bir alandır. Davranışsal bağımlılıkların madde bağımlılıkları ile aynı temel bağımlılık sendromunu temsil edip etmediği veya farklı ifadeleri olup olmadığı konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Ancak, davranışsal bağımlılıkların tedavisinde, özellikle madde kullanım bozuklukları için geliştirilen tedavilerin etkili olabileceği düşünülmektedir. Bağımlılık tedavisi genellikle üç aşamada yürütülür: Detoksifikasyon, detoksifikasyon, vücudun zararlı maddeleri veya toksinleri uzaklaştırma sürecini ifade eder. Genellikle alkol veya uyuşturucu bağımlılığı gibi durumlarda kullanılan bir terim olarak bilinir. Detoksifikasyon süreci, vücudun bu zararlı maddelerden arınması ve normal işlevlerine geri dönmesi için tasarlanmıştır. Bu süreç, genellikle belirli bir program veya tedavi planı altında gerçekleştirilir ve tıbbi gözetim altında yapılabilir. Diğer bir aşama ise iyileşme süreci ve nüksü önleme. Bu süreçlerde ilaçlar ve çeşitli davranışsal terapiler kullanılabilir. PKO (Patolojik Kumar Oynama) tedavisi için herhangi bir resmi olarak onaylanmış ilaç bulunmasa da, opioid reseptör antagonistleri olan naltrekson ve nalmefen, bağımlılık tedavisinde etkili olduğu gösterilen ilaçlardır. "Antagonist", biyolojide veya tıpta, bir başka madde veya hormonun etkisini bloke eden veya zıt yönde etki gösteren bir madde veya ilaç anlamına gelir. Antagonistler, belirli bir biyolojik sürecin veya kimyasal reaksiyonun etkisini azaltan veya engelleyen maddelerdir. Örneğin, opioid reseptör antagonistleri, opioidlerin etkilerini engelleyerek veya azaltarak bağımlılığı tedavi etmek için kullanılır. Bu antagonistler, özellikle opiatlara ve alkol bağımlılığına sahip hastaların tedavisinde kullanılırken, kumar ve diğer davranışsal bağımlılıkların tedavisinde de potansiyel olarak faydalı olabileceği düşünülmektedir. Ancak, tedavi öncesi kumar alışkanlıkları, aile geçmişi gibi faktörler, tedaviye verilen yanıtı etkileyebilir.
Psikoterapiler
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), bağımlılığı sürdüren düşünce süreçleri ve inançlara odaklanarak bu kalıpları değiştirip bağımlılık davranışlarını sonlandırmayı hedefleyen bir terapi yöntemidir. Terapi sürecinde, hastalar yeni düşünce kalıpları öğrenip uygulayarak bağımlılık davranışlarını kontrol altına almaya çalışırlar. Bilişsel Davranışçı Terapi günlük kayıtlar tutmayı içererek uyumsuz düşünce kalıplarını tanımlamaya yardımcı olur ve öğrenme tekniklerini kullanarak yeni davranışlar denemeyi teşvik eder. Randomize kontrollü çalışmalar ve meta-analizler, Bilişsel Davranışçı Terapinin kumar belirtilerini azaltmada etkili olduğunu gösterse de sürekli gelişim gerektiği vurgulanmaktadır. Ayrıca, başa çıkma becerilerini geliştiren bir Bilişsel Davranışçı Terapi yaklaşımının, tedaviden bağımsız olarak kumar oynama davranışlarındaki azalmayı kolaylaştırdığı gösterilmiştir. Bilişsel sapmalar, bir kişinin normal düşünme ve değerlendirme süreçlerinden sapma veya sapmalar yaşadığı durumları ifade eder. Bu sapmalar, bilgiyi yanlış yorumlama, yanlış sonuçlar çıkarma, mantık hataları yapma veya gerçeklikten sapma gibi çeşitli biçimlerde ortaya çıkabilir. Bilişsel sapmalar, kişinin duygusal durumu, inançları veya deneyimleri gibi faktörlerden etkilenebilir. Öte yandan, bilişsel sapmaları düzeltmeye odaklanan bir Bilişsel Davranışçı Terapi yaklaşımının diğer psikoterapilere göre üstün sonuçlar sağlamadığı belirtilmiştir.
Diğer Tedaviler
Psikoterapötik tedaviler, psikoterapi adı verilen ruh sağlığı profesyonelleri tarafından sağlanan terapötik veya tedavi edici hizmetlerdir. Psikoterapi, bireylerin duygusal, davranışsal ve zihinsel sağlıklarını iyileştirmek veya desteklemek amacıyla kullanılan bir terapi çeşididir. Bu tedaviler genellikle kişinin yaşadığı duygusal zorlukları, ilişki sorunlarını, stresi, anksiyeteyi, depresyonu, travmayı veya diğer psikolojik sorunları ele almak için kullanılır. Psikoterapötik tedavilere ek olarak, bireyler için kendi kendine yardım seçenekleri mevcuttur. Adsız kumar bağımlılığı bulunan bireyler gibi destek grupları, kumar sorunu yaşayanlara destek sağlar. Araştırmalar, bu grupların farklı kumar şiddeti seviyeleri için faydalı olduğunu göstermektedir. Diğer kendi kendine yardım yöntemleri, plaseboya göre daha etkili olabilir, ancak psikoterapötik tedaviler kadar güçlü etkilere sahip değildir. Plasebo, tıpta kullanılan ancak aktif bir ilaç maddesi içermeyen, sadece görünüm veya deneyim itibariyle gerçek bir ilaç gibi sunulan, tedavi edici etkisi olmayan bir maddedir. Plasebo, genellikle kontrol grubu olarak kullanılan veya hastaların beklenen bir etkiye sahip olabileceğini düşündükleri durumlarda kullanılan sahte bir tedavi yöntemidir. Psikoterapötik ve ilaç tedavilerinin nöral mekanizmaları tam olarak anlaşılamamıştır ancak bu alandaki çalışmalar tedavi yöntemlerini geliştirmeye ve bağımlılık hastalarına özel tedavi yaklaşımları sunmaya yardımcı olabilir. Ayrıca, toplumda davranışsal bağımlılıkların farkındalığını artırmak ve tedaviye erişimi kolaylaştırmak için eğitici kampanyaların önemi vurgulanmaktadır.
Sonuç
Kumar oynama bozukluğu, bireylerin hayatlarını olumsuz etkileyen karmaşık bir durumdur. Bilişsel davranışçı terapi ve kumar oynama bozukluğu tedavisinde önemli bir rol oynayabilir, ancak etkinliği bireysel farklılıklar, terapistin yeteneği ve terapinin süresine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Önleme programları, özellikle gençler arasında kumar oynama alışkanlığının yaygınlaşmasıyla birlikte, tedaviye ek olarak önemli bir rol oynamaktadır. Toplumsal farkındalığın artırılması ve tedavi seçeneklerinin daha erişilebilir hale getirilmesi, kumar oynama bozukluğu ile mücadelede önemli adımlar olabilir. Ancak, her tedavi yaklaşımının etkili olabilmesi için bireylerin ve toplumun bu konuda bilinçli ve duyarlı olması gerekmektedir.
Psikolog Pınar ÖZATEŞ
KAYNAKÇA
Abbott, M.W., Volberg, R.A., & Rönnberg, S. (2004). Comparing the New Zealand and Swedish national surveys of gambling and problem gambling. J Gambl Stud, 20(3), 237–258.
American Psychiatric Association. (1980). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, DSM-III. Washington, DC: American Psychiatric Association.
American Psychiatric Association. (2000). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, DSM-IV. Washington, DC: American Psychiatric Association.
American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, DSM-5. Washington, DC: American Psychiatric Association.
Barbano, M.F., & Cador, M. (2007). Opioids for hedonic experience and dopamine to get ready for it. Psychopharmacology. 191:497-506.
Bartley, C.A., & Bloch, M.H. (2013). Meta-analysis: pharmacological treatment of pathological gambling. Exp Rev Neurother. 13:887-894.
Bayındır, G. (2018). Kumar ve şans oyunlarına toplumsal bakış: Niğde Örneği, Millî Kültür Araştırmaları Dergisi, 2(2), 58-83.
Chen, J. H., Tong, K. K., Wu, A. M. S., Lau, J. T. F. & Zhang, M. X. (2018). The comorbidity of gambling disorder among macao adult residents and the moderating role of resilience and life purpose. International Journal of Environmental Research and Public Health, 15(12), 2774.
Chóliz, M., Marcos, M. & Lázaro-Mateo, J. (2019). The risk of online gambling: a study of gambling disorder prevalence rates in Spain. International Journal of Mental Health and Addiction, 19(2), 404-417.
Cowlishaw, S., Merkouris, S. & Dowling, N. (2012). Psychological therapies for pathological and problem gambling. Cochrane Database Syst Rev, 11:CD008937.
Çakıcı, M., Çakıcı, E., Karaaziz, M. & Babayiğit, A. (2019). A review of problem and pathological gambling in north cyprus. Kıbrıs Türk Psikiyatri ve Psikoloji Dergisi, 1(2), 123-128.
PAYLAŞ